1:21:01
Ne kadar güzel renkleri var.
1:21:06
Su tüylere bak.
Ah, onu yemez, degil mi?
1:21:09
Yer, efendim. Bu kus vitamin kaynagi.
1:21:15
Ah, Tanri'm
1:21:18
- Ondan önce baska kusun oldu mu?
- çok. Bir sürü hayvan filan.
1:21:21
Bir tilki yavrusu vardi.
Onu büyütüp saliverdim. Müthisti.
1:21:26
Saksaganlar, kargalar. Alakarga yavrusu
bile oldu.
1:21:31
- Ama en çok sevdigin bu, degil mi?
- Bunun eline hiçbiri su dökemez
1:21:35
Gel, haydi.
1:21:43
- Gelin, efendim.
- Ah, inanilmaz.
1:21:48
O silteye dikkat, efendim. Kaygandir.
1:21:59
Geriye kalanlara bakin.
1:22:03
Kirlangicin bacagi kalmis.
çok acikmis olmali.
1:22:06
Açliktan ölüyormus herhalde.
1:22:08
Siz orada durun. Onu tünegine koyayim.
1:22:14
Gel, haydi.
1:22:28
Dogrusu, uçarken üzerinde
garip bir hal geliyor.
1:22:33
- Doganlar en iyi uçan kuslardir.
- Hayir, onu demek istemedim.
1:22:37
Insan onu uçarken gördügünde,
kendini bir tuhaf hissediyor.
1:22:41
- Ortaliga bir sessizlik çöküyor.
- Evet, tam da bu.
1:22:45
Baskalari da bunu fark etti. Baykuslarda
da böyle olurmus, bir çiftçi söyledi.
1:22:49
Hani, geceleyin avluda
fare yakalarlar ya o zaman.
1:22:53
Yere inerken, çiftçi sanki tikanan
kulaklarini açma istegi duyarmis.
1:22:57
O kadar sessiz olurmus.
1:22:59
Sanki havada bir sessizlik cebi
içinde süzülüyorlar.