1:25:07
	Ve O ikinci gün...
1:25:11
	ikisi...
1:25:14
	bir köye gidiyorlardý,
60 stadia uzaklýktaki...
1:25:19
	adý...
1:25:22
	ve tüm bunlar hakkýnda
sohbet ediyorlardý.
1:25:25
	Ve onlar sohbet ederlerken...
1:25:28
	Kendisi yaklaþtý,
onlarla yolculuk etmeye baþladý.
1:25:33
	Ama onlarýn gözleri
O'nu hatýrlamadýlar.
1:25:38
	Ve O, onlara dedi ki:
"Deðiþ tokuþ edip durduðunuz
bu sözcükler ne...
1:25:43
	...ve neden üzgünsünüz?"
1:25:47
	Ve biri, adý...
1:26:03
	Uyanýk mýsýnýz?
1:26:10
	Hayatýmýzýn... anlamý...
1:26:13
	...sanatýn çýkar gözetmezliði...
1:26:17
	...hakkýnda konuþuyordunuz...
1:26:22
	Müziði ele alalým örneðin...
1:26:30
	Gerçek ile baðlantýsý
diðer þeylere göre çok az.
1:26:34
	Baðlantýsý olsa bile, bu baðlantý
mekanik bir yolla kuruluyor,
fikirler yoluyla deðil.
1:26:38
	Yalnýzca sesle,
herhangi bir çaðrýþýmdan yoksun.
1:26:47
	Ve buna raðmen müzik,
mucize gibi yüreðimize iþliyor.
1:26:55
	Armoni haline gelen gürültüye
yanýt olarak içimizde yankýlanan...