In the Line of Fire
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:58:02
- Bu sana saka gibi mi geliyor?
- Hayir, bana saka gibi gelen sensin.

:58:05
- Ne is yaptigimizi bile bilmiyorsun.
- Yeter artik!

:58:08
Seni Alaska'ya kalpazanlari
yakalamaya gönderirim.

:58:12
Onu Beyaz Saray'dan
ve benden uzak tutun!

:58:16
- O bir yüzkarasi.
- Onunla bu sekilde konusamazsin.

:58:19
Ona çalismiyorum.
:58:21
Benim için çalisiyorsun. Yani,
çalisiyordun. Ekibimden kovuldun.

:58:34
Super Bowl borcum. Bu yolculuktan
sonra belki görüsemeyiz.

:58:48
Biliyor musun, Frank...
:58:51
...bunun talihsiz bir durum oldugunu
kabul etmis olsaydin...

:58:54
- Özür dilemeyecegim.
- Dilemelisin demiyorum.

:58:59
- Baskan küçük duruma düstü.
- Ama yasiyor.

:59:03
- Peki ya itibari?
- Itibar korumaligi benim isim degil.

:59:07
Kennedy sevgilisiyle basildiginda,
basilanin sen oldugunu söylemistin.

:59:15
- O sadece bir söylentiydi.
- Bütün hikayeyi duydum.

:59:20
Baskanin itibarini kurtarmak için
1 ay görevden uzaklastirildigini da.

:59:25
- O farkliydi.
- Farkli olan sendin belki de.

:59:30
Evet, farkliydim.
Bütün ülke farkliydi.

:59:34
Simdiki paranoyakligimin yarisi
olsaydi hersey çok farkli olacakti.

:59:45
Frank...
:59:59
Neden emekli olmuyorsun? Emekli
maasinla geçinirsin. Bunun anlami ne?


Önceki.
sonraki.