The Good Son
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:57:19
- Wallace.
- Susan, birþeyi yok.

:57:21
Birþeyi yok. Ýyi.
:57:24
Onu zamanýnda çektiler. Birþeyi yok.
:58:13
Tanrýya þükürler olsun.
:58:18
Söylemek istediðim birþey var.
:58:22
- Ne?
- Emin deðilim. Çok yakýn deðildim.

:58:27
Gölde... Olanýn bir kaza olduðunu
sanmýyorum.

:58:34
Ne demek istiyorsun?
:58:36
Buz çok inceydi.
Henry onu etrafýnda döndürüyordu.

:58:40
Çok hýzlý gidiyorlardý.
:58:44
Ve birden elini býraktý.
Onu ince buza doðru fýrlattý.

:58:51
- Mark.
- Henry ondan nefret ettiðini söyledi.

:58:55
- Ne söylemeye çalýþýyorsun?
- Söyledim.

:58:58
Söylüyorum.

Önceki.
sonraki.