The Good Son
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:03:03
Sen de onun tarafýný tutuyorsun,
deðil mi?

1:03:06
- Senin de yanýndayým.
- Hayýr, deðilsin.

1:03:09
Herkes gibi seni de kandýrdý.
1:03:11
Mark. Bekle.
1:03:16
Baþýna dert açmak istemedim.
1:03:18
Senin hatan deðil.
Mark zor bir dönemden geçiyor.

1:03:24
- Ýyi mi?
- Ne demek istiyorsun?

1:03:28
Belki söylememeliyim.
1:03:31
Ama kimse yokken davranýþlarý...
1:03:34
Doktor Davenport, o beni ürkütüyor.
1:03:39
Neden?
1:03:45
Ne yapýyor?
1:03:48
Lütfen bunu sormayýn.
1:03:51
- Söyleyemem.
- Ama niçin?

1:03:54
Çünkü Mark benim arkadaþým.
1:03:57
Ýnan bana ona ihanet etmiyorsun.
1:04:01
Lütfen, Henry. Bana her þeyi söyle.
1:04:05
Her þeyi?
1:04:14
Ýlginç bir oturum kaçýrdýn.
Terapiden hoþlandým.

1:04:17
- Ona ne söyledin?
- Kusura bakma. Son derece gizli.

1:04:22
Ama hakkýmda uydurmayý býrakýrsan iyi olur.
Yoksa kimse inanmayacak sana.

1:04:27
Er geç senin yaptýklarýný öðrenecekler.
1:04:29
Kim? Babam? Annem?
1:04:35
- Annene söyledim.
- Sana niye inansýn ki?

1:04:40
- O benim annem, senin deðil.
- Biliyor musun, yanýlýyorsun.

1:04:45
- O benim annem.
- Senin? Delirdin mi?

1:04:49
Senin annen böceklere yem oldu.
1:04:51
Bana her zaman benimle olacaðýný söyledi.
1:04:54
Bana geri gelmek için senin anneni seçti,
1:04:57
senin anlayacaðýný sanmam. Ama gerçek.

Önceki.
sonraki.