Trainspotting
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:41:10
Ne diyebilirsiniz ki?
:41:12
Begbie'nin ilave edecek bir
kaç þeyi vardý.

:41:14
Puþtun tekinin bir kaç puþtu
sikeceði barizdi.

:41:17
Umarým dersini almýþsýndýr, oðlum.
:41:19
Oðlum. Seni orada kaybedeceðimi
düþünüyordum.

:41:23
Benim için sorundan baþka bir þey
deðilsin, ama hala seni seviyorum.

:41:28
Alýþkanlýðýný kessen iyi olur.
Þu lanet þeyi sonsuza kadar terket.

:41:31
Francis'i dinle, Mark.
Mantýklý konuþuyor, evlat.

:41:33
Kesinlikle haklýyým. Ama içimden iki
gün bile dayanamayacaðýný düþünüyorum.

:41:38
Ýðneden daha iyi þeylerde
var, Rents. Hayatý seç.

:41:40
Sidikli bir bebek olduðun
günler hala gözlerimin önünde.

:41:42
Annesinin küçük bebeði
yaðlanmayý seviyor

:41:46
Annesinin küçük bebeði
yaðlanmayý seviyor

:42:02
Üzgünüm,
Bayan Murphy.

:42:04
Adil deðildi,
benim yerime Spud içeri giriyor.

:42:09
Bizim hatamýz deðildi!
:42:12
Ýçeri girdi çünkü o lanet bir sersem!
:42:15
Bu senin hatan deðilse,
kimin hatalý olduðunu bilmiyorum!

:42:20
Onu bundan uzak tutmaya çalýþan
lanet herif bendim.

:42:26
- Lanet içkileri ben ýsmarlýyorum o zaman?
- Evet.

:42:30
O an Spud'ýn yerine
içeri girmek istedim.

:42:33
Etrafým, burada ailem ve
sözde arkadaþlarýmla çevriliydi...

:42:36
ama hiç bu kadar yanlýz
olduðumu hissetmemiþtim.

:42:38
Hayatým boyunca.
:42:43
Hapse girmemek için,
mecburen bu programa katýlmýþtým.

:42:46
Devlet-destekli baðýmlýlýk.
:42:48
Günde üç doz,
methadon veriyorlardý.

:42:52
Ama asla yetmiyordu.
:42:54
Ve, ayný zamanda, yetecek kadarýný
alacaðým yerde çok uzaktý.

:42:58
Bu sabah üç dozu birden aldým...

Önceki.
sonraki.