:08:01
Bunu bilmek istemiyorum.
:08:05
Bir kaç ay önce, en iyi arkadaþýmla
baþý derde girdi.
:08:10
Dave Novotny.
:08:14
Dave, Carver'a benden bir yýl sonra
geldi ve daha ilk günden kaynaþtýk.
:08:19
Dave liseden ayrýlmak istemediði
için öðretmenlik yapýyordu.
:08:23
Ýyi bir adamdý. Eþlerimiz de
birbirleriyle kaynaþmýþlardý.
:08:29
Oðullarý doðduðunda, onun
vaftiz ebeveyni olmamýzý istediler.
:08:36
Belki Bay Novotny'nin öðrencisine
tecavüz ettiðini sanýyorsunuz.
:08:41
Hiç de öyle deðildi.
:08:44
Ýliþkimizin temelinde karþýlýklý
saygý ve hayranlýk yatýyordu.
:08:48
Okuldaki ikinci yýlýmda, tamamen
profesyonel bir iliþki içerisindeydik.
:08:54
Ýleriki yýllarda, iliþkimiz
ciddi bir hal almaya baþladý.
:08:59
Yýllýk komitesinin
kutlama toplantýsýndaydýk.
:09:03
Sonunda Dave ile baþbaþa kaldýk
ve konuþmaya baþladýk.
:09:06
Öðretmen ve öðrenci gibi deðil,
iki yetiþkin gibi konuþuyorduk.
:09:11
Hiç samimi bir arkadaþýnýn
olmadýðýný fark ettim.
:09:15
- Sanýrým yalnýzsýn .
- Devamlý meþgul olduðumdan.
:09:20
Bunun isteðe baðlý olmadýðýný
biliyorum. Demek istediðim...
:09:25
Senin gibi biri... Anlaþabilecek
birini bulmasý zor olsa gerek.
:09:31
Ne demek istiyorsunuz?
Sizce ben nasýl biriyim?
:09:37
Üç yýldýr seni izliyorum.
:09:42
Sen gördüðüm en kabiliyetli,
en çalýþkan, en çekici ve -
:09:48
- en parlak öðrencisin...
hayýr, insansýn.
:09:56
Teþekkür ederim.
:09:58
Bazen senin gibilerin, mükemmelliðin
bedelini ödediklerini biliyorum.