Unbreakable
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:01:00
Çoðu silahýn siyah
veya gümüþ kabzasý vardýr.

1:01:02
Rengi doðru tahmin etmek için
yüzde elli þansým vardý.

1:01:04
- Þahit olduðum bu deðildi.
- Yeter.

1:01:07
Hayatýmla uðraþmayý býrak, Elijah.
1:01:10
Oðlum dün gece neredeyse beni vuruyordu
çünkü senin haklý olduðunu kanýtlamak istiyordu.

1:01:14
Hiçbir zaman, öldürülemeyeceðini söylemedim.
1:01:16
- Bunu hiç söylemedim.
- Karým haklýydý.

1:01:18
Üç tane baþlýca felaket oldu,
ve sen hiç zarar görmeyen tek kiþisin.

1:01:23
Hastalanmýþtým.
1:01:27
Çocukken, hastanede bir hafta
zatüreden kurtulmak için kaldým.

1:01:31
Nerdeyse boðuluyordum.
Ýki sýska çocuk...

1:01:35
beni bir havuza batýrýyorlardý
ve biraz su yuttum.

1:01:38
Bunu bilmiyorlardý,
nerdeyse beni öldürüyordu.

1:01:42
Kahramanlar böyle ölmez.
1:01:44
Normal insanlar ölür, haksýz mýyým?
1:01:48
Artýk seni görmek zorunda deðilim, tamam mý?
1:01:52
Lütfen ailemden uzak dur.
1:02:03
Seni aðlatabilecek hikayeler
anlatabildiðini söyledi o

1:02:06
Ya sen
1:02:08
Hey, bayým, 20 geçiyor kapanýþý.
Seçme zamaný.

1:02:10
Gitmem lazým.
1:02:12
[And she sighed, ahh]
[I said, I want to be a singer]

1:02:16
O Japon çizgi romanlarýna
patlamamalýsýn, yemin ederim.

1:02:21
[Let's go, let's sit]
[Let's talk politics]

1:02:24
[Goes so good with beer
And while we're at it, baby

1:02:27
[Why don't you tell me]
[one of your biggest fears]

1:02:30
[I said, losing my penis]
[to a whore with disease]

1:02:33
Ah, bakýn, bayým, Bir...
þeye... baðlý olduðunuzu bilmiyordum--

1:02:35
[Losin'my life to]
[a whore with disease]

1:02:37
-Sadece bir þey seçin, tamam mý?
- Kusura bakmayýn, lütfen

1:02:45
Bebek bakýcýsý geldi.
1:02:49
- Ýptal edelim mi?
- Ben iyiyim.

1:02:55
Bunu baþka bir zaman da yapabiliriz.
1:02:58
Yalan söyleme.

Önceki.
sonraki.