1:53:04
Sokaktaki insanýn cehaletiyle
ugraþýyoruz.
1:53:08
Çünkü bilmiyorlar.
1:53:09
Ýnsanlar bildiklerini sanýyorlar
ama bilmiyorlar.
1:53:11
Ben de bildiðimi sanýyordum
ama bilmiyormuþum.
1:53:19
Oðluma ihtiyacým var!
1:53:40
Burada olmak sandýðýmdan da zormuþ.
1:53:45
Ama özgürleþtirci de...
1:53:47
Çünkü nihayet tüm acý ve öfkemi koyup
serbest býrakacak bir yer buldum.
1:54:00
Galiba artýk Lila gibi insanlarýn
acý çekmesini görmekten yorulmuþtum.
1:54:04
Özellikle de 535 kongre üyesinden...
1:54:09
...sadece birinin oðlu
Irak'ta askerken.
1:54:16
Birleþik Devletler Donanmasý
deniz piyadesi onbaþý Henderson'dan...
1:54:19
...benimle Capitol Hill'de
buluþmasýný istedim.
1:54:20
Bakalým kaç kongre üyesini
oðlunu Irak'a yollamaya
ikna edebilecektik.
1:54:27
Sayýn Kongre üyesi,
ben Michael Moore.
1:54:29
-Selam, Michael. Nasýlsýn?
-Ýyiyim.
1:54:31
-John Terry.
-Tanýþtýðýmýza memnun oldum.
1:54:34
-Ne yapýyorsun burada?
-Onbaþý Henderson'la geldim.
1:54:37
Onbaþý, ben de yýllar önce
donamadaydým. 1968'den 1972'ye kadar.
1:54:43
Üssü deniz piyadeleri korurudu.
1:54:45
-Çocuðunuz var mý?
-Evet.
1:54:46
Onlarýn orduya katýlmasýný
saðlayabileceðimiz bir yol var mý?
1:54:49
Irak'a gidip
çabalara yardýmcý olsunlar diye.
1:54:51
-Bazý broþürler de getirdim.
-Ama benim iki çocuðum var.
1:54:56
Irak'ta çocuðu olan pek kongre üyesi
yok. Sadece bir tane.