In Good Company
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:31:03
- Sen de ona vurdun.
- Adil bir dövüþtü.

1:31:08
Doðru.
Bay Kalb...

1:31:11
Bir kardeþ þirketimiz var; Krispity Crunch.
Bence...

1:31:15
birlikte çok iyi bir promosyon yapabiliriz
Bütün Globecom ailesi--

1:31:19
Carter, tamam.
Bay Kalb sizinle rakamlarý konuþmayacaðým.

1:31:23
Sadece bir soru sormak istiyorum. Dergiye
reklam vermekte neden tereddüt ediyorsunuz?

1:31:33
Tereddüdüm; reklamlarýmýzýn
zaten sýnýrý aþmasý.

1:31:37
Damadým televizyon
ve internete çok para yatýrýyor, ama--

1:31:45
Ama ne?
1:31:48
Ama o g*tün teki! Bu iþi ben kurdum.
1:31:52
Nasýl yürüteceðimi de biliyorum ve
evet...

1:31:55
derginize büyük bir ilan vereceðim. Bütün
donut kampanyasýný yeniden yapýlandýracaðým.

1:31:59
- Harika haber, teþekkürler Bay Kalb.
- Teþekkürler. Çok teþekkürler efendim.

1:32:03
Krispity Crunch umrumda deðil.
Dergiyi ayarlayalým, olur mu?

1:32:10
- Ona vurdun demek.
- Evet. Carter.

1:32:14
Aman Tanrým, aman Tanrým!
Bu inanýlmazdý.

1:32:17
- Ýnanýlmazdý. Hatta zevkliydi.
- Beni dinlesen iyi olur.

1:32:22
O genç domuza göstereceðiz.
1:32:26
En yi yaný ne, biliyor musun?
Doðru þeyi yaptýk.

1:32:30
Ýþ böyle yapýlýr.
1:32:35
Sen gerçekten inanýyorsun, ha?
1:32:40
Tabi ki inanýyorum.
1:32:43
Yoksa niye yapayým ki?
1:32:54
Dan, nerelerdeydin?
1:32:56
- Ýþim vardý.
- Büyük bir satýþ yaptýk. - Tebrikler.


Önceki.
sonraki.