:26:00
- Yani...
- Yani, bir sanatçý olsaydýn.
:26:04
Ýçimden bir ses diyor ki, sen ve ben...
:26:06
ikimiz de baþka bir yerde olmak istiyoruz.
Beni anlýyor musun?
:26:10
Ben istemem.
:26:13
Peki. Sen istemezsin.
:26:17
Bu herif William Holden"a benziyor.
:26:25
Bir grup fotoðrafçýnýn açtýðý
bir sergiye gitmiþtim.
:26:28
Oradaki kadýnlardan biriyle iyi anlaþtýk.
:26:31
Beni birkaç arkadaþýnýn evine götürdü.
:26:34
Sonra çalýþmalarýmý gösterdim,
ve bir arkadaþý dedi ki...
:26:38
"Sanatçý olmayý düþünmez misin?"
:26:40
"Evet, olur, ama mesele þu ki...
:26:43
"emeklilik yok, sosyal güvence yok,
saðlýk sigortasý yok" dedim.
:26:49
Hiç kimse gülmedi.
:26:52
Ama bunu söyler söylemez aklýma þu geldi:
"Ben sadece bir polisim."
:26:55
Ben bir kamu iþçisiyim.
Öyle düþünüyorum, bir kamu iþçisi gibi.
:27:00
Ama o insanlar sanatçýydý.
:27:03
Özeldiler. Riske girebiliyorlardý.
:27:05
Risk mi? Sen polissin be.
:27:08
Sence nasýl bir riske giriyorlar ki?
:27:10
Suþi bozuk mu deðil mi diye riske giriyorlardýr.
:27:13
Hayýr! Öyle deðil.
:27:16
Bak. Söylediðimi ya anlarsýn,
ya da anlamazsýn.
:27:20
Bana kýzdýn mý? Ben senden yanayým.
:27:23
Hayýr, bak. O bile böyle söyledi.
:27:26
Benim malzemem mesleðim.
Mesleðim çalýþmalarýmýn özü.
:27:30
Hepsi öyle.
:27:32
Ben malzemeyi hazýrlamam.
Malzemeyi bulurum.
:27:37
Her neyse, bunu nazikçe söyledi.
:27:41
Nazik biriydi. Ondan hoþlanmýþtým.
:27:45
- Nazik biriydi.
- Bence kaltaðýn tekiymiþ.
:27:48
Hey Frank. Bobby Gee.
:27:51
Evet, fark ettim.
:27:54
Ýyi görünüyor.
:27:56
Bilmem anlatabildim mi?
:27:59
Wayne, eve gidiyorum.