Apollo 13
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:40:03
Ýticiler oldukça fazla akým çekecekler.
1:40:06
Isýtýlmalarý lazým, 4 gündür
200 altýnda duruyorlardý.

1:40:10
Ýyi. Paraþüt yada
baþka birþeyden telafi ederiz.

1:40:12
Paraþüt olmazsa anlamý ne ki ?
1:40:15
Bana neye ihtiyacýnýz olduðunu söylüyorsunuz.
Bende neyin çalýþmasý gerektiðini.

1:40:18
- Bu þeyleri uydurmuyorum.
- Tüm bu sistemlere ihtiyaçlarý var, John.

1:40:22
Güç yok, Ken.
yeterli güç yok.

1:40:28
Tamam geri dönüp tekrar
sýralamaya bakacaðým...

1:40:31
ve biraz daha güç bulacaðým.
1:40:33
Baþtan baþlayalým.
Burayý temizleyin.

1:40:39
Nereden bulacaðýz
bilmiyorum ama bulacaðýz.

1:40:42
Apollo 13 komutaný Jim Lovell
herkezden daha çok uzayda kaldý,

1:40:45
neredeyse 24 gün,
1:40:48
ve geçenlerde hiç korkup
korkmadýðýný ona sordum.

1:40:51
Bir gemide bir kaç defa
motordan alevler çýktý...

1:40:54
ve tekrar olup olmayacaðýný
bilmiyordum,

1:40:57
ama, ah, olmadan
yolculuk devam etti.

1:41:01
Hiç havada acil durum
yaþadýðýnýz bir anýnýz var mý ?

1:41:07
Bir kez, Banshee'de
gece çatýþmasýnda,

1:41:12
dolayýsýyla her yer karanlýktý.
1:41:14
Shangri-la'ydý, ve
biz Japon denizindeydik.

1:41:17
Radar bozulmuþ ve
eve dönüþ sinyalim kaybolmuþtu...

1:41:21
çünkü Japonyada birileri de ayný
frekanstaki bir sinyali kullanýyorlardý,

1:41:23
ve olmam gereken
yerden uzakta idim.

1:41:27
Aþaðýdaki büyük, karanlýk
okyanusa bakýyordum,

1:41:32
Birden kokpitteki her þey bozuldu.
1:41:36
Bütün göstergeler ve ýþýklar kesilmiþti,
yüksekliðimin ne olduðunu bile bilmiyordum.

1:41:40
Yakýtým azalýyordu bu nedenle okyanusa
düþeceðimi düþünmeye baþlamýþtým.

1:41:45
Aþaðý bakarken birden karanlýkta,
1:41:48
yeþil bir iz farkettim.
1:41:51
Altýma serilmiþ yeþil bir halý gibiydi.
1:41:56
Geçen bir geminin arkasýndan yüzeye
çýkan yosunlarýn fosforu parlamaktaydý.


Önceki.
sonraki.