Just Cause
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:06:03
Bu bir anlamda
"'Göze göz, diþe diþ"' felsefesiydi.

:06:06
Hayýr, iþkenceye iþkenceyle...
:06:09
ölüme ölümle cevap verecek
hiçbir tanrýya ya da devlete...

:06:13
inanmam mümkün deðil.
:06:18
Son bir soru Profesör...
:06:20
eðer karýnýz...
:06:22
ya da çocuðunuz öldürülseydi...
:06:24
son söylediðiniz þey konusunda
ne hissederdiniz?

:06:30
Ne mi hissederdim?
:06:34
Sizin hissettiðinizi hissederdim.
:06:36
Ancak onlarýn intikamýnýn...
:06:39
bu kadar acýmasýz ve adaletsiz bir þekilde
alýnmasýný istemezdim.

:06:58
-Fikrimi deðiþtirdin.
-Seni ikna ettim.

:07:01
-Torunumu öldürecekler.
-Anlayamadým.

:07:03
Torunum iþlemediði bir suçtan ötürü
Florida hapishanesinde idam edilecek.

:07:08
Ýyi þanslar. Washington'da görüþürüz.
:07:11
Çok üzgünüm, artýk avukatlýk yapmýyorum.
:07:14
Torunum bana,
''Massachusetts Cambridge'e git...

:07:17
''Bay Paul Armstrong'u bul...
:07:20
''ve bunu ona ver'' dedi.
:07:23
Teþekkürler.
Bunu okuyup sizinle temas kurarým.

:07:28
Þimdi okuyun lütfen.
:07:38
Uzaktan mý geldiniz?
:07:39
Ochopee, Florida.
:07:42
Oldukça uzak.
:07:45
''Kurban beyazdý. Ben siyahým.
Açsusuz býrakýldým.''

:07:48
Dövdüler mi?
:07:50
Bay Tanny Brown dövdü.
Everglade'in siyahlardan nefret eden polisi.

:07:56
''Birinci dereceden cinayet.
:07:58
''Ýdam.''

Önceki.
sonraki.