The End of the Affair
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:58:01
Kýpýrdamýyordun.
:58:03
Öldüðüne kesinlikle inanmýþtým.
:58:06
O halde dua edilecek pek
birþey yokmuþ.

:58:08
Bir mucize.
:58:11
Biz mucizelere inanmayýz ama.
:58:14
Hayýr.
:58:18
Ve bu siren gitmen
gerektiðini gösteriyor.

:58:22
Evet.
:58:25
Artýk bu dünyadaki hiçbir þeyin bana
mantýklý gelmeyeceðini biliyordum.

:58:31
Ümitlerini yýktýðým için üzgünüm.
:58:37
Görüþmüyor olmamýz...
:58:39
...aþkýmýzý bitirmez.
:58:42
Bitirmez, ha?
:58:44
Ýnsanlar Tanrý aþkýyla
yaþýyorlar, deðil mi?

:58:46
Tüm hayatlarý boyunca,
Onu hiç görmeden.

:58:50
Benim aþk anlayýþým bu deðil.
:58:54
Belki de bunun baþka þekli yoktur.
:59:16
Bu söze sadýk kalmam
beklenemezdi.

:59:19
Ama içimden bir ses sadýk
kalmam gerektiðini söylüyordu.

:59:21
Kaderimi yolundan saptýrmýþ,
kader de buna razý olmuþtu.

:59:26
Bir çöldeydim artýk,
onsuz bir çölde.

:59:33
Henry'nin seyahatine katýldým.
:59:35
Güney Ýngiltere'deki
Sivil Savunmaya.

:59:38
Henry ve ben yanyana uyuyorduk,
mezarlardaki bedenler gibi.

:59:45
Hava saldýrýsý sýðýnaðýnda...
:59:48
...görevli þef beni öptü.
:59:51
Ona izin verdim ama
hiçbir þey hissetmedim.

:59:56
Sana inanmaya baþlýyorum, Tanrým.
Belki de sen böyle çalýþýyorsun.


Önceki.
sonraki.