1:09:03
Onun oðlum olduðunu hiç bir zaman söylemedim.
1:09:06
Söyledim mi?
1:09:07
"Marcus adýnda bir oðlum var"sözcükleri
aðzýmdan hiç çýkmadý.
1:09:10
Sen buna inanmak istedin.
1:09:13
Evet. Doðru.
1:09:15
Hayalperest olan benim.
1:09:17
Senin bir çocuðun olduðuna inanmak istedim,
böylece hayalgücüm dal budak saldý.
1:09:21
Açýkça benimde etkim oldu,
bunu anlayabiliyorum.
1:09:23
Hayýr. Asla.
Seninle tanýþtým ve düþündüm ki "tatlý çocuk
1:09:27
"Tanrým , keþke bir de oðlu olsaydý.
Tatlý, küçük bir çocuk, mümkünse"
1:09:30
Ve sen benim evime Marcus la
geldin ve bingo!
1:09:33
Sonra bende bu çýlgýn
iliþkiyi, psikolojimin derinliklerinde yatan sebeplerden kurdum.
1:09:38
Bu yüzden kendini hýrpalamamalýsýn.
1:09:42
Bu herkese olabilir.
1:09:47
Seninle ilk tanýþtýðýmda
senin biraz
bol olduðunu düþünmüþtüm.
1:09:54
Ama sonra fikrimi deðiþtirdin.
1:09:58
Belki de haklýydým.
1:10:00
-Rachel, dinle.
-Evet?
1:10:03
1:10:12
Üzgünüm, haklýsýn.
1:10:18
Ben boþ biriyim.
1:10:24
Ben hiçbirþeyim
1:10:31
O sýrada ne düþündüðümü bilmiyorum,
üzgünüm.
1:10:35
1:10:55
'Bye, Ellie.
1:10:56
Marcus! Adamým!
1:10:59
'Bye, Marcus!