Panic Room
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:03:00
Biliyorsun, o haklý.
1:03:02
O odaya girmemizin hiçbir yolu yok.
1:03:04
Neden bahsediyorsun?
1:03:07
Sadece kendime karþý dürüst olmam lazým burada.
1:03:11
Hayatýmýn þu anýnda bu kadar endiþe verici ve tehlikeli....
1:03:12
...birþeye bulaþmaya ihtiyacým yok.
1:03:16
-Vaz mý geçiyorsun?
-Tabi ki evet.

1:03:19
Bütün bu lanet sinir bozukluðuna ihtiyacým yok.
Kimliði belli olmayan bir telefon konuþmasý yapacaðým.

1:03:23
Onlar kasayý bulacaklar. Ben de mirasýmý alacaðým.
1:03:28
Stephen, Jeffrey, Catherine, David.
1:03:30
5 torun, yüzde 60 miras vergisi.
1:03:33
Yine de sekiz ya da dokuzyüz bin dolarý alacaðým ve saçým da yerinde kalacak.
1:03:38
Al bunu. Çýk dýþarý ve harca.
1:03:42
Bekle bir dakika.
1:03:44
Söylediðini bir daha söyle.
1:03:52
O para hakkýndakileri tekrar söyle, bebeðim.
1:03:56
Ne zaman? Biraz öncekileri mi?
1:03:59
Evet, biraz öncekileri.
1:04:01
Kafanda parayý bölerken, 800 yada 900 bin dolarýn olacaðýný söyledin.
1:04:06
Ne yapýyorsun?
1:04:07
Bu vergiden önceydi, yani bu brütün bir milyondan fazla olduðu anlamýna gelir.
1:04:12
Þimdi de vergi avukatý mýsýn.
1:04:17
-Ben gidiyorum.
-Bekle bir dakika.

1:04:21
Herþeyin içinde þeker vardýr.
Hiç beklemediðin yerlerde. Ketçap gibi.

1:04:25
Baþka nerede?
1:04:29
Seyahat çantasýnda.
1:04:31
Ayrýca, onu paylaþacaðýn 8 kiþinin de adýna saydýn...
1:04:34
...yani böylece kasada on ya da oniki milyon var.
1:04:36
Senin gibi bir salak diðerlerinden az alacaðýna göre....
1:04:40
...ne düþüneceðimi bilemiyorum.
1:04:42
Hiçbir zaman dokunamayacaðýn parayý sayýyorsun dostum.
1:04:45
Orada ne kadar var?
1:04:49
Gargara.
1:04:52
Sakarin.
1:04:55
Hey, seninle konuþuyorum. Cevap ver bana.
1:04:58
Ýyi. Daha fazlasý var.

Önceki.
sonraki.