Love Actually
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:01:11
Dünyanýn hali yüzünden
karamsarlýða düþünce,

:01:13
Heathrow Havaalaný'ný düþünürüm.
:01:16
Nefret ve hýrsýn hakim olduðu
bir dünyada yaþadýðýmýz düþünülür,

:01:20
fakat ben öyle düþünmüyorum.
:01:22
Bence, her yerde sevgi var.
:01:24
Pek paye verilmez, haber
deðeri de yoktur ama her yerde sevgi var.

:01:29
Babalar ve oðullar,
anneler ve kýzlar, karý kocalar,

:01:32
kýz arkadaþlar,
erkek arkadaþlar, eski arkadaþlar.

:01:35
Uçaklar Ýkiz Kulelere çarptýðýnda...
:01:38
...uçaktan edilen telefonlar
nefret dolu mesajlar içermiyordu.

:01:42
Hepsi de sevgi mesajlarýydý.
:01:44
Onu arayýnca, içten içe biliyorum ki
aþkýn her yerde olduðunu görürsünüz.

:02:05
Parmaklarýmda hissediyorum
:02:08
Ayak parmaklarýmda hissediyorum
:02:16
Aþk her yerde
:02:19
Bu yüzden...
:02:21
Yine ayný þeyi yaptýn, Bill.
:02:24
Þarkýnýn eski versiyonunu
iyi biliyorum, o yüzden.

:02:27
Hepimiz biliyoruz.
:02:29
O yüzden
yeni versiyonunu yapýyoruz.

:02:32
Pekala, tamam, yeniden alalým.
:02:37
Parmaklarýmda hissediyorum
:02:40
Ayak parmaklarýmda hissediyorum
:02:48
Aþk her...
:02:50
Kahretsin, siktir,
bok kafalý salak, göt!

:02:56
Tekrar baþla.

Önceki.
sonraki.