The Matrix Reloaded
prev.
play.
mark.
next.

:16:03
Morpheus'un Link dýþýnda yeni
tayfa almadýðýný biliyorum.

:16:07
Eminim kendince sebepleri vardýr.
:16:09
Düþündükçe bunun böyle olmasý
gerektiðini görüyorum. Yazgým böyle.

:16:14
Senin sayende buradayým, Neo.
:16:16
Sana söyledim, ufaklýk. Sen
Beni buldun. Ben seni deðil.

:16:18
biliyorum ama Beni sen
çýkardýn. Beni kurtardýn.

:16:22
Sen kendini kurtardýn.
:16:40
- Morpheus. - Komutan Lock.
:16:44
diðer kaptanlarla konuþtum ve sana
yaptýklarýný açýklama þansý tanýmak istedim.

:16:48
Yaptýklarýmýn açýklama
gerektirdiðinin farkýnda deðildim.

:16:52
- Zion'a dönmen için sana kesin
bir emir verildi. - Döndüm.

:16:55
- Ama bir geminin geride kalmasýný
istedin. - Ben kalýrdým ama
gemimi þarj etmem gerekiyordu.

:17:00
Yani verilen emirlere karþý
geldiðini kabul ediyorsun.

:17:02
Komutan, kahinin baðlantý kurmasýný
beklemek için matrix'te olmamýz gerekiyor.

:17:06
Bu saçmalýklarý duymak istemiyorum!
:17:09
Kahinler, kehanetler ya da mesihler umrumda
deðil! Umrumda olan birtek þey var:

:17:12
O ordunun bu þehri yoketmesini önlemek!
:17:14
Ve bunu yapabilmem için de askerlerin
emirlerime uymasý gerekiyor!

:17:18
Saygýsýzlýk etmek istemem, Komutan ama
þehrimizi kurtarmanýn birtek yolu var.

:17:22
- Nasýl? - Neo.
:17:25
Kahretsin, Morpheus. Herkes
senin inandýðýn þeylere inanmýyor.

:17:30
benim inancým onlarýn
inanmasýný gerektirmiyor.

:17:40
Bu gece bir toplantý var. Herkes
konuþuyor. birçok insan korkuyor.

:17:44
Kimse en son nezaman bu kadar
geminin geldiðini hatýrlamýyor.

:17:47
birþeyler oluyor, deðil mi? Büyük birþeyler.
:17:50
Hiçbirþey söylemeye iznimiz
yok, o yüzden sormayý býrak.

:17:59
Kahretsin. Eve dönmek çok güzel.

prev.
next.