1:01:03
	...amacýyla burada yaptýklarýný
söyledi.
1:01:06
	Bildiðiniz gibi yeni belge,
eskisiyle neredeyse...
1:01:09
	...ayný,
birkaç ayrýntý dýþýnda.
1:01:11
	Basitleþtirmek gerekirse...
1:01:14
	...vasiyetnameye göre mallar eþit
þekilde...
1:01:17
	...Heather ile Bn. Walker
arasýnda bölünecek.
1:01:19
	Kabul ediyor musunuz?
1:01:25
	Walker'in imzasýna þahit
oldunuz...
1:01:28
	...Mary Ann Simpson'la birlikte.
1:01:31
	Bn. Simpson'a ulaþmak mümkün
olmayacak galiba.
1:01:35
	Mary Ann eski dostumdur.
1:01:38
	Avrupa'ya giderken uðramýþtý,
dönünce arayacak.
1:01:41
	Þart deðil ama.
1:01:43
	Genellikle imza þahitleri
bulunamaz...
1:01:45
	...vasiyetname okunduðunda.
Normal deðil.
1:01:49
	Edmund Walker'in ölümü de
normal deðil.
1:01:52
	Anlayamýyorum. Vasiyetnamenin
gerçekliði þüpheli mi?
1:01:56
	Ben de anlayamýyorum.
1:01:58
	Sorun yaratan, þahitler mi...
1:02:00
	...imzalar mý? Ne demek
istiyorsunuz?
1:02:04
	Korkarým sorun baþka yerde.
1:02:08
	Sigara içebilir miyim?
1:02:23
	Hayýr. Ben de sizinkinin
dumanýný solurum.
1:02:33
	O konuda her þey yolunda.
1:02:35
	Sorun, Heather'e býrakýlan
mallar konusunda kullanýlan lisan.
1:02:38
	Teknik bir sorun var.
1:02:40
	Vasiyetnameyi yazarken Bay
Racine bir kuralý...
1:02:44
	...çiðnemiþ: "ebediyeti engelleme".
1:02:46
	Bir mirasýn ebediyen nesilden
nesile geçmesini engeller.
1:02:50
	Miami'deki her yargýç hatayý
hemen görür...
1:02:54
	...o nedenle konuyu buraya
getirdim, ikametleri burada çünkü.
1:02:59
	Mülk kanununu daha az bilen
bir yargýç bulmaya çalýþtým.