Die Hard
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:35:09
Hans, þu bahsettiðin mucize artýk gerçekleþse iyi olur
1:35:12
çünkü altýncý kilidi de kýrdýk
1:35:14
ve elektromanyetik duvar önümüzdeki tek engel.
1:35:17
Dostlarýmýzýn dýþarýda neler yaptýðýna
bir göz atýp, geliyorum.

1:35:24
Hey, John.
1:35:26
John McClane, hala bizimle misin?
1:35:28
Evet.
1:35:30
Ama Philadelphia'da olmayý tercih ederdim.
1:35:34
Ýki kötü çocuðu daha hakladým.
1:35:36
Buradaki çocuklar
bunu duyduklarýna sevinecekler.

1:35:40
Üstüne bahis oynuyoruz.
1:35:42
Bana ne þans veriyorlar?
1:35:44
Bilmek istemezsin.
1:35:45
Bana 20 $ oyna.
1:35:47
Bu iþte iyiyim.
1:35:52
Hey, dostum, sen düz taban mýsýn?
1:35:57
Sen neden bahsediyorsun, adamým?
1:35:59
Bir þey seni sokaklardan uzaklaþtýrmýþ olmalý.
1:36:01
Sorun nedir?
1:36:03
Masa baþý iþinin bir polise
uygun olmadýðýný mý düþünüyorsun?

1:36:07
Hayýr.
1:36:12
Bir kaza yaptým.
1:36:14
Araba sürüþünü gördüm, sebebini anlayabiliyorum.
1:36:16
Ne yaptýn?
1:36:17
Arabayla amirinin ayaðýný mý ezdin?
1:36:23
Bir çocuðu vurdum.
1:36:26
13 yaþýndaydý.
1:36:29
Çok karanlýktý. Göremedim.
1:36:31
Oyuncak bir tabancasý vardý,
gerçek gibi görünüyordu.

1:36:36
Çaylakken, iyi bir polis olmak için
gereken herþeyi öðretirler.

1:36:40
Ama bir hatayla nasýl yaþayabileceðini
kimse öðretmez.

1:36:45
Neyse, o günden beri silahýmý kimseye doðrultamýyorum.
1:36:53
Üzgünüm, adamým.
1:36:56
Hey, dostum, nereden bilecektin ki?

Önceki.
sonraki.