Broken Arrow
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

1:19:03
bizim için bir sorumluluktur.
1:19:05
Ben emirlere uymaktan
ve sizi McMurran'a götürmekten sorumluyum.

1:19:09
- Emirleri anlýyor musunuz, yüzbaþý?
- Evet, efendim. Anlýyorum.

1:19:13
Güzel.
1:19:20
Çünkü ben onlarý çiðnemek istiyorum.
1:19:26
Bir sorun var mý, Bay Prentice?
1:19:29
Hayýr, efendim.
1:19:32
Kayýtlara göre,
ben tam bir sivil deðilim.

1:19:35
Yale'deyken ROTC'de
iyi bir teðmendim.

1:19:42
Sizin adýnýza sevindim, teðmen.
1:19:48
Telsiz hala bozuk mu?
1:19:50
Korkarým öyle. Helikopteriniz
iki dakika içinde yakýt ikmali yapacak.

1:19:54
Keþke ben de gelebilseydim.
1:19:56
Yüzbaþý, tam olarak neyi arýyorsunuz?
1:19:58
Raylarý.
1:20:00
Demiryolu raylarýný mý?
1:20:02
Deak bu asfaltýn her santimetresini
kuzeyden itibaren aramaya baþlayacaðýmýzý biliyordur.

1:20:05
Yirmi dolara iddiaya girerim ki bomba bir trende.
1:20:09
Haritaya bir bakalým.
1:20:11
Pekala. Salt Lake buranýn kuzeybatýsýnda.
Bu raylar önce doðuya kývrýlýyor.

1:20:15
- Neden bunu yapmýþ olsun ki?
- Çünkü Salt Lake'e gitmiyor.

1:20:20
Ama o hastaneye ait bir radyoloji
etiketi bulmuþtun.

1:20:22
Bu beni baþýndan beri rahatsýz ediyordu.
Sanýrým onu hususeten yapýþtýrdý.

1:20:26
Bombayý bulan birinin, onun hastaneye
gideceðini düþünmesini istedi.

1:20:30
- Ters-düz yapýyor!
- Ne yapýyor?

1:20:32
Ters-düz yapýyor.
Bilmiyor musun? Bu bir boks terimidir.

1:20:35
Ali ve Foreman'ýn Zaire'de yaptýðý gibi.
1:20:37
Yüzbaþý, bunun anlamýný biliyorum.
Ne demek istediðinizi söyleyin?

1:20:40
Bize gösterdiði herþey batýyý iþaret ediyorsa,
aslýnda o doðuya gidiyordur.

1:20:46
Denver'a.
1:20:50
Salt Lake'i sýký güvenliðe
aldýrdýðýný söylemiþtin.

1:20:53
Denver'a baksak
ne olur sanki?


Önceki.
sonraki.